BCG
HazırlayanBCG

Emisyon azaltmanın zor olduğu sektörlerde azaltma yaklaşımları uygulayın

Emisyon azaltmanın zor olduğu sektörler

Karbonsuzlaştırma konusunda teknolojik, ekonomik ve olası politika engelleriyle karşılaştıkları için bu şekilde adlandırılan emisyon azaltmanın zor olduğu sektörler, ekonomi genelindeki Net Sıfır çabaları için özel bir zorluk oluşturmaktadır. Bununla birlikte, bu sektörlerin ele alınması çok önemlidir, çünkü bir araya getirildiğinde, emisyon azaltmanın zor olduğu ana sektörler tüm emisyonların %28'ini oluşturmaktadır (bkz. Şekil 2).

Şekil 2: Emisyon azaltmanın zor olduğu sektörlerdeki emisyonlar Kaynaklar: IEA; Uluslararası Alüminyum Örgütü; Geçiş Yolu Girişimi; BCG Analizi.

Küresel emisyonların önemli bir kısmına katkıda bulunan, emisyon azaltımanın zor olduğu ana sektörler olan Demir ve Çelik, Çimento, Ağır Karayolu Taşımacılığı, Kimyasallar, Denizcilik, Havacılık ve Alüminyum sektörlerinde Net Sıfır emisyona ulaşmak için azaltma stratejileri gereklidir. Öngörüler, herhangi bir önlem alınmadığı takdirde 2050 yılına kadar emisyon azaltmanın zor oldduğu sektör emisyonlarının ~%30 oranında artabileceğini gösterdiğinden (bkz. Şekil 3) ihtiyaç acildir (1). IEA'nın belirttiği politikalar senaryosu, gelecekteki emisyonlar için muhafazakar bir ölçüt olup, taahhütler ve hedeflerin aksine sadece mevcut ve ilan edilmiş önlemleri ve politikaları dikkate almaktadır. Bu sektörleri Net Sıfır ile uyumlu hale getirmek için yenilikçi, cesur ve zamanında eylemler gerekmektedir.

Figure 3: Emissions in hard-to-abate sectors under the 2021 Stated Policies Scenario (Gt CO2). Sources: IEA; BCG Analysis.

Azaltmanın zorluklarını ele alın

Bu sektörlerde emisyonların azaltılması genellikle birbiriyle bağlantılı dört nedenden dolayı zordur: arz ekonomisi, talep ekonomisi, teknoloji ve politika.

Arz ekonomisi

Bu sektörlerde kaldıraçların uygulanmasının yüksek azaltma maliyeti içermesi, Emisyon azaltmanın zor olduğu birçok sektörde önemli bir komplikasyondur. Yerleşik üretim süreçlerinin ayarlanması genellikle önemli yatırım gerektiren sermaye yoğun bir çabadır. Ayrıca, teknoloji engelleri ve bu sektörlerin yüksek enerji yoğunluğu göz önüne alındığında yeşil enerji kaynaklarına geçiş genellikle pahalıdır. Bu şirketler tipik olarak düşük kâr marjlı ortamlarda faaliyet gösteren emtia işletmeleri olduğundan, yeşil primden (sürdürülebilir üretim için maliyet artışı) kaynaklanan herhangi bir maliyet artışının üstesinden gelmeleri zor olacaktır.

Talep ekonomisi

Bu sektörlerdeki ilgili bir diğer komplikasyon da, bu değişiklikler yüksek sermaye yatırımı gerektirirken, yeşil ürünlere (örneğin yeşil çelik) olan talebin yeni yeni oluşmaya başlaması nedeniyle yatırımın geri dönüşünün genellikle belirsiz olmasıdır. Alıcılar arasında yeşil prim ödeme istekliliği ortaya çıkmaya başlamış olsa da, henüz yaygın değildir.

Teknoloji

Bu endüstrilerde karbonsuzlaştırma için mevcut teknolojiler genellikle çok sınırlıdır, pahalıdır ve bazıları henüz ölçek olarak da kanıtlanmamıştır. Bazı sektörlerde, önemli ölçüde karbonsuzlaştırma için yeni süreçlere ve ekipmanlara ihtiyaç duyulabilir. Bu düşük karbonlu yaklaşımlar için yeterli pazar talebi olmadan, teknolojinin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması zorlaşacaktır.

Politika

Emisyon azaltmanın zor olduğu bu sektörlerde üretilen malların çoğu (örneğin çelik, alüminyum) küresel olarak üretilmekte ve ticareti yapılmaktadır. Farklı ülkeler ve bölgeler bu endüstrileri karbonsuzlaştırmak için farklı yaklaşımlar benimsemiştir. ABD'de, yakın zamanda kabul edilen Enflasyon Azaltma Yasası, emisyon azaltmanın zor olduğu birçok sektöre (örneğin, karbon yakalama, kullanma ve depolama, temiz hidrojen) teşvik sağlamaktadır (2). AB, teşvik sağlamak yerine karbonsuzlaştırma standartları veya hedefleri uygulama eğilimindedir. Farklı bölgelerdeki heterojen politika yaklaşımları, bu endüstrilerin küresel olarak karbonsuzlaştırılmasını karmaşıklaştırmaktadır.

Emisyon azaltmanın zor olduğu sektörlerdeki temel karbonsuzlaştırma çözümleri

Zorluklara rağmen, bu sektörlerdeki şirketlerin emisyonlarını azaltmalarına yardımcı olacak teknolojiler mevcuttur. Emisyon azaltmanın zor olduğu sektörlerde uygulanabilir azaltma yaklaşımları çeşitlilik göstermekte ve genellikle oldukça özel olabilmektedir. Önceki bölümde bahsedilen azaltma kaldıraçları genel olarak emisyon azaltmanın zor olduğu sektörler için de geçerlidir; (I) döngüsellik/geri dönüşüm, (II) malzeme ve süreç verimliliği ve (III) yenilenebilir enerji, potansiyel maliyet tasarrufları ile emisyon azaltmanın zor olduğu sektörlerde genellikle düşük azaltma maliyetlerine sahiptir. Ancak, derin karbonsuzlaştırma için bu endüstrilerin (V) yeni süreçler, (VII) sentetik/biyoyakıtlar ve hidrojen yakıtı dâhil olmak üzere yakıt değişimi ve (VIII) karbon yakalama, kullanma ve depolama konularında daha pahalı ve ihtiyaca özel kaldıraçlara başvurmaları gerekebilir. Maliyetlerin önümüzdeki yıllarda, özellikle AB, Hindistan, Birleşik Krallık, ABD ve Namibya dâhil olmak üzere birçok bölgede düşük karbonlu hidrojen yakıtına yönelik sübvansiyonlar gibi yeni teknolojileri destekleyen politikaların desteğiyle düşeceği tahmin edilmektedir (3).

Sektör örnekleri:
  • Çimento

Başlıca kaldıraçlar: Alternatif kaynak kullanımı veya azaltma, enerji verimliliği, düşük karbonlu yakıtlar, malzeme verimliliği ve karbon yakalama yoluyla sürdürülebilir klinker kullanımı.

Örnek: İsviçreli bir yapı malzemesi şirketi olan Holcim, 2022 yılında Altkirch, Fransa'daki tesislerinde ilk kez %100 geri dönüştürülmüş klinker üretmiştir. Klinker çimentonun ana bileşenidir (ve kireçtaşı veya benzeri malzemelerden taze klinker üretimi önemli bir karbondioksit emisyonu kaynağıdır), dolayısıyla bu gelişme şirketin ilk %100 geri dönüştürülmüş çimentoyu üretmesini sağlayacaktır. Şirket bunu %100 geri dönüştürülmüş malzemelerden oluşan bir tesiste %100 geri dönüştürülmüş beton yapmak için kullanmayı planlamaktadır (4).

  • Kimyasallar

Başlıca kaldıraçlar: Yan sanayiye göre değişir; farklı yan sanayilerdeki bazı örnekler arasında malzeme verimliliği önlemleri, iyileştirilmiş üretim süreçleri, geri dönüşüm ve tek kullanımlık plastiklerin azaltılması yer alır.

Amonyak örneği: 2020 yılında, National Enterprises Limited ve Yara'nın ortak sahibi olduğu Trinidad Nitrogen Company, amonyak tesisi için hammadde olarak su elektrolizi yoluyla karbondan arındırılmış hidrojen sağlayan ve üretim sürecinden kaynaklanan emisyonları azaltan düşük emisyonlu bir hidrojen enerjisi projesi olan NewGen ile ortaklık kurmuştur. Trinidad ve Tobago küresel olarak ilk on amonyak üreticisi arasında yer aldığından, bu ortaklığın küresel amonyak emisyonları üzerinde önemli etkileri olabilir (5). Projenin karbon emisyonlarını yılda 165.000 ton azaltması beklenmektedir (6).

Biyoplastik örneği: San Diego merkezli bir şirket olan Genomatica ve İtalyan sürdürülebilir tekstil şirketi Aquafil, 2022 yılında biyo-bazlı naylon-6 için ilk gösterim ölçekli üretim çalışmalarını başarıyla tamamlamıştır. Bu, sadece sürdürülebilir şekilde üretilen değil, aynı zamanda sürdürülebilir şekilde bertaraf edilen bir malzeme yaratacaktır - sürdürülebilir plastiklerin yaratılmasında uzun zamandır bir engeldir (7).

  • Havacılık

Başlıca kaldıraçlar: Düşük karbonlu yakıtlar, kısa mesafeli uçuşlar için elektrikli uçaklar, uçak ve motor verimliliğinde iyileştirmeler.

Örnek: JetBlue ve Shell Aviation, 2023 yılında sürdürülebilir havacılık yakıtının (SAF) ilave tedarikini kolaylaştırmak için bir ortaklık başlatmıştır ve JetBlue'nun sürdürülebilir yakıt kullanımını Los Angeles havaalanı jet yakıtı alımının %15'ine çıkarmıştır. Havayolu, 2030 yılına kadar toplam yakıtının %10'unu SAF'a dönüştürmeyi hedeflemektedir (8). JetBlue ayrıca bir uçak bataryası geliştiricisi olan Electric Power Systems'a da yatırım yapmaktadır (9). Elektrikli uçaklar yakın vadede düşük kapasiteli, kısa mesafeli uçuşlar için uygun olabilir.