Ölçme ve Doğrulama
Temel kavramları anlayın
Şirketinizin sera gazı envanteri için sınırlar nasıl belirlenir ve tanımlanır
Bu bölümde, şirketinizin hesaba katması gereken sera gazı emisyon kaynaklarını nasıl belirleyeceğinizi öğreneceksiniz.
Kurumsal sera gazı emisyonları, finansal muhasebeye benzer bir şekilde kaynaklarına göre gruplandırılır. Sera gazı emisyon kaynakları, Sera Gazı Protokolüne uygun olarak 3 kapsamda sınıflandırılmaktadır:
Kapsam 1:
Şirket tarafından sahip olunan veya kontrol edilen kaynaklardan kaynaklanan doğrudan sera gazı emisyonları. Örneğin, bir şirketin sahip olduğu veya kontrol ettiği kazanlarda, fırınlarda, araçlarda vb. yanma sonucu ortaya çıkan emisyonlar; sahip olunan veya kontrol edilen işlem ekipmanlarında yapılan kimyasal üretimden kaynaklanan emisyonlar gibi.
Kapsam 2:
Elektrik, buhar, ısı veya soğutma satın alınmasıyla ilişkili olan dolaylı sera gazı emisyonları.
Kapsam 3:
Diğer dolaylı sera gazı emisyonları, yani şirketinizin sahip olmadığı veya kontrol etmediği, ancak değer zincirinde dolaylı olarak etkilediği varlıklardan kaynaklanan emisyonlar.
Görsel: Sera gazı emisyonları ve kapsamları
Kaynak: Sera Gazı Protokolü
Kapsam 1 ve 2'deki tipik emisyon kaynaklarını sektör bazında araştırın
Aşağıdaki tabloda yer alan bilgilerden yararlanın. Lütfen bu tablonun sadece bir örnek gösterge niteliğinde olduğunu unutmayın. Bu tablo, daha sonra kapsam 3’e ait yaygın emisyon kaynaklarıyla genişletilecektir.
Kaynak: Sera gazı protokolü s. 92-95
1. Kapsam 1
Şirketinizin sahip olduğu veya kontrol ettiği kaynaklardan gelen emisyonlar.
Doğrudan sera gazı emisyonları esas olarak aşağıdaki faaliyetlerden kaynaklanmaktadır:
Sahada elektrik, ısı veya buhar üretimi: fırınlar, kazanlar veya güç jeneratörleri gibi sabit kaynaklarda yakıtların yanmasından kaynaklanan emisyonlar.
Çalışanların, malzemelerin, ürünlerin veya atıkların taşınması: kamyonlar, hafif araçlar veya ekskavatörler gibi şirketin sahip olduğu/kontrolündeki mobil yakma kaynaklarında yakıtların yanmasından kaynaklanan emisyonlar.
Fiziksel veya kimyasal işleme: petrokimyasal süreçlerde katalitik kraking veya alüminyum eritme gibi kimyasalların ve malzemelerin üretimi veya işlenmesinden kaynaklanan emisyonlar.
Kaçak emisyonlar: kömür madenlerinden ve havalandırmadan kaynaklanan metan emisyonları veya soğutma ve iklimlendirme ekipmanlarından kaynaklanan hidroflorokarbon (HFC) gazından kaynaklanan emisyonlar.
Arazi kullanım değişiklikleri: ormanlar veya doğal alanlar başka arazi kullanımlarına dönüştürüldüğünde karbondioksit salar ve emisyon olarak sayılır, örneğin bir ormanın tarım arazisine dönüştürülmesi gibi.
2. Kapsam 2
Satın alınan veya temin edinilen elektrik, buhar, ısı ve soğutma kaynaklı sera gazı emisyonları.
Kapsam 2 emisyonları fiziksel olarak elektriğin üretildiği tesiste meydana geldiğinden Kapsam 1'de hesaba katılmazlar. Kapsam 2 emisyonları, şirketler için emisyonlarını azaltma konusunda önemli ve genellikle maliyet etkin bir fırsatı temsil etmektedir.
Kapsam 2 emisyonlarını ölçmek için iki yaklaşım vardır. En iyi uygulama, her iki yaklaşımı da kullanmak ve rakamsal verileri raporlamaktır.
Konum bazlı yöntem, bir şirketin enerji tüketiminin gerçekleştiği şebekelerin ortalama karbon yoğunluğunu yansıtmaktadır; dolayısıyla bu yöntem özel tedarik tercihlerini yansıtmaz.
Piyasaya dayalı yöntem, sözleşmeye dayalı mekanizmalar yoluyla yenilenebilir elektrik alımları gibi tedarik seçeneklerini yansıtır. Yenilenebilir elektriğe geçiş, piyasaya dayalı kapsam 2 sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yardımcı olabilir ve böylece sera gazı hedeflerine ulaşılmasına katkıda bulunabilir.
3. Kapsam 3
Şirketinizin değer zincirinde, sahip olmadığınız veya doğrudan kontrol etmediğiniz kaynaklardan kaynaklanan, ancak şirketinizin faaliyetleriyle ilgili olan tüm emisyonlar.
Değer zincirindeki bu emisyonların muhasebeleştirilmesi ve azaltılması, emisyonlar konusunda tam şeffaflık sağlamak için giderek daha fazla gerekli hale gelmektedir.
Diğer kuruluşların kapsam 1 ve 2 emisyonlarını etkin bir şekilde kapsadıkları için şirketler arasında çifte sayımın Kapsam 3 emisyonlarının doğasında olduğunu anlamak önemlidir.
Değer zincirindeki her birimin farklı etki dereceleri ve emisyonları azaltmak için fırsatlara sahip olması nedeniyle şirketler arasında çifte sayım kabul edilebilir olarak değerlendirilmektedir. Bu da, emisyonları azaltmak için birden fazla kuruluş arasında eşzamanlı eylem olacağı anlamına gelmektedir.
4. Sera gazları ve Küresel Isınma Potansiyeli
Şirketinizin karbon ayak izi UNFCCC/Kyoto Protokolünde yer alan yedi sera gazını kapsamalıdır.
Bu gazlar; karbondioksit (CO2), metan (CH4), azot oksit (N2O), perflorokarbonlar (PFC'ler), hidroflorokarbonlar (HFC'ler), sülfür hekzaflorür (SF6) ve azot triflorürdür (NF3).
Bu gazların etkisi, Küresel Isınma Potansiyeli kullanılarak hesaplanan CO2 eşdeğeri cinsinden tahmin edilmektedir.
Küresel Isınma Potansiyeli (GWP), karbondioksit ile karşılaştırıldığında iklimi ısıtan bir gazın göreceli gücünün bir ölçüsüdür. Farklı gazların küresel ısınma etkilerinin karşılaştırılmasına olanak sağlamak için geliştirilen bu değer, 1 ton karbondioksit (CO2) emisyonuna kıyasla 1 ton gaz emisyonunun belirli bir süre içinde ne kadar enerji soğuracağını ölçer. GWP ne kadar büyükse, belirli bir gaz aynı zaman diliminde CO2 ile karşılaştırıldığında dünyayı o kadar fazla ısıtıyor demektir. CO2'ye eşdeğer emisyonlar genellikle IPCC Değerlendirme Raporları tarafından tanımlanan 100 yıllık bir zaman dilimindeki küresel ısınma potansiyeli (GWP) değerleri kullanılarak tahmin edilmektedir.
Belirli sera gazlarının GWP değerleri konusunda bazı tartışmalar bulunmaktadır. Örneğin metan gibi kısa ömürlü iklim kirleticilerinin (SLCP) daha fazla dikkate alınmasını öneren GWP* değeri, sabit bir CO2 miktarına kıyasla emisyon oranındaki bir değişikliği ilişkilendirilmektedir. Bu tartışmalar akademik camiada devam etmekte ve zaman içinde değişebilen GWP değerlerine dönüşmektedir. GWP değerleri IPCC tarafından düzenli olarak sağlanmakta ve güncellenmektedir. Buradan daha fazla bilgi edinebilirsiniz.